Fırsatların sınırsız olduğu rekabetçi ortamda emtialaşmak/aynılaşmak tehlikesinden uzaklaşmak, yani ’’sürüden’’ ayrılmak farklılığa yönelmeyi zorunlu kılmaktadır. Farkedilebilirlilik, içinde bulunduğumuz ortamı ve eğilimleri (trend’leri) yüksek farkındalıkla dışarıdan içeriye bakış açısıyla gözleyip, dogmalardan arınmış zeki tercihler yaparak duruma göre vaziyet almakla başarılır.
“CEO Profil” araştırmalarında “Şirketinizin önümüzdeki bir yıl için en önemli üç stratejik önceliği ne olacak?’’ sorusuna Türk CEO’larının üst sıralardaki cevapları arasında muhakkak yenilikçiliği zorlamak (innovasyon) yer almaktadır.
Kısaca Ne yapacağımıza karar vermek, yani stratejimizi/yönümüzü tanımlamanın yöntemi stratejik düşünme-öğrenme süreci sonucunda ile ortaya çıkmaktadır.
“Bugünün başarılı yöneticileri bulundukları yere geçmişte uyguladıkları stratejilerin sonucunda ulaşmışlardır ve bu stratejilerin onları hala başarılı kılacağına inanırlar. Ben buna başarının ataleti adını veriyorum ve bunu çok tehlikeli buluyorum.” – Andy Grove
“The real story of Silicon Valley is not ‘e’, but ‘i’, not electronic commerce but innovation and imagination. We’ve reached the end of incrementalism and only those companies that are capabale of creating industry revolutions will prosper in the new economy” – Gary Hammel
Yönünüzü belirlemek amacıyla, zamanınızın ne kadarını ‘NE’ sorusunun cevabını bulmaya ayırıyorsunuz?
Sert rekabet ortamlarının neden olduğu emtialaşmanın hızla yayıldığı tüm sektörlerde şirketlerin dayanıklılığını artırıp, sürdürülebilir kârlar elde ederek şirket değerini azami seviyelere çıkartmak tüm lider yöneticiler açısından ciddi bir meydan muharebesine dönüşmüştür.
Dışarıdan içeriye bakış açısıyla odağını daha iyi olmaktan , daha farklı olmaya çevirebilen şirketlerin, müşterilerini yeterince tanımakta ve ihtiyaçlarını yeterli süratte kavramakta ve buna göre farklı değer önerisi sunarak rakiplerinin önüne geçtiğini görüyoruz.
Emtialaşmaktan sıyrılıp müşterilere sıradışı değer önerileri sunmak başarının anahtarını oluşturuyor. Kaliteli olmak çözüm olmuyor; sadece daha iyi olmak, sürdürülebilir kârları sağlamakta yetersiz kalıyor.
Pazarlara rekabetten farklı çözüm sunabilen ve müşteriyi şaşırtmak amacıyla yerinde rahat durmayan yenilikçi firmalar, sektörlerine yön veriyor ve oyunun kurallarını yeniden belirliyorlar.
Rekabet zemininin radikal bir şekilde değişmiş olduğu ve buna bağlı olarak yeni iş modelleri geliştirmek suretiyle ‘sürü’den ayrılarak rekabette öne geçmenin mümkün olması ancak stratejik düşünce/stratejik öğrenme yöntemiyle mümkün olabilmektedir.
Bu yaklaşım piyasaya, işimize, ve müşterilere çok farklı gözlüklerle bakmayı, işimizi çok daha farklı bir şekilde yeniden tanımlamaya yöneltmektedir. Amaç, müşterilerin çözümlerimizi (ürün ve hizmetlerimizi) rekabetinkinden farklı görerek bu farlılık için bize prim ödemeye razı gelmesini sağlamaktır.
Sürdürülebilir kârlı büyüme, segment bazında üç sahada elde edilebilecek güvenilir gelir kaynaklarının oluşturulması ile sağlanabiliyor:
Temel ve komşu alanlardaki farklılaşma fırsatları genellikle marjinal büyüme getirirken, beyaz alanlarda radikal büyüme fırsatlarını yakalamak mümkün olmaktadır.
Stratejik düşünce /formülasyon çalıştayı yukarıda belirtilen üç alanda kârlı büyüme fırsatlarını tanımlamaya olanak veren bir süreçtir.
İhtiyaca göre, çalıştay iki veya üç veya dört tam günü kapsayabilir.